» » » » Hazır Mama Bağımlılığına Son!

Bir bebek dünyaya gelirken hazır gıda ve abur cuburu bilmez. Onu hangi gıda ile nasıl besleneceği annesinin elindedir. Öyleyse çocuklara “hazır mamalar da dâhil” doğru beslenme alışkanlıkları bebeklikten itibaren kazandırılmalıdır.
[ Özlem Atike Kadah ]
Bebek ilk kucağa alındığında kokusu annenin içine siner. “Kime benziyor”dan ziyade kendine ait birini kucağında taşıyor olması, anneyi çok mutlu eder. Adeta zaman durur. Babadan önce anne tanışmıştır bebekle. Bebek, herkesten önce annesinin kokusunu tanır. O sebeple bebek için ilk beslenme, annenin eliyle olur ve öyle devam eder.
Bütün dünya genelinde herkesin kabul ettiği bir gerçek vardır: Anne sütü kadar şifalı, doğal ve sağlıklı bir gıda yoktur. Dini ve ilmi çevreler de anne sütünü methederek, anne sütüne teşvik eder. Bir anne de bağrından kopup gelen bu doğal yiyeceği, sütü de evladına vererek ebedi bir sevginin, muhabbetin kapılarını açar. Anne sütünden sonra gıdalar ikinci sırada yer alıyor.
Pratik ve hazır gıdalar evde hazırlanan ürünlere göre çabuk yapıldığı için tercih edilir. Ebeveynlerin bu yüz yılda çok işi var. Çünkü herkes çok meşguldür.
O nedenle insanlar hazır gıdayı tercih etmektedirler. Pratik ve zaman kazandırdığı düşünülmektedir.
Tek tip, tek çeşit lezzetler, bağımlılık yapan yiyeceklerle bebeğin daha mama esnasında tanıştırılması, sofra ve yemek kültürünü zayıflatacaktır. Hazır gıdalara bağımlılıktan uzak durmak için, ilk önce çocuğun yaş haritasına göre, ev yapımı mamalardan başlanmalıdır.
Dikkat! Yiyecek geliyor
10 yıl önce Almanya’da beyin araştırmaları ve öğrenme konulu uluslararası bir sempozyumda, katılımcılara geleceğe yönelik verilen mesaj çok çarpıcıydı: “Çocuklarımızın beslenme düzenine dikkat etmezsek, gelecekte öğrenme problemleriyle yakından ilgisi olan beyin dejenerasyonlarıyla karşı karşıya kalabiliriz.” Yani sağlıklı bir öğrenme için daha bebeklikte yediğimiz ve içtiğimize dikkat edilmesinin altı çizilmişti.
Günümüzde yiyeceklerin hemen hepsinin işlenmiş ve içinde katkı maddelerinin olduğunu biliyoruz. Hazır gıda, dünyada büyük bir sektördür. Bu ürünlerin hepsi market raflarında alıcısını bekliyor. Ülkelerin ciddi tepkileri rafların boşalması anlamına gelecektir. Bunu hiçbir ülkenin ekonomik endişe itibariyle göze alamayacağı aşikârdır. Bu durumda her bir kişinin, ailenin ve topluluğun bilinçlenmesi daha önemlidir. Ya çocuklarımız ve geleceğimiz; kısaca sağlığımız, ya da sektörlerin zenginliği, rafların doluluğu ve iş gücü. Neyi tercih ettiğimizin farkında olmalıyız.
Nörobilim uzmanı Prof. Dr. Ann Kelley’e göre “Esas suçlu gerçekten hazır gıdalardır. Özellikle bu tür yiyeceklerin sonucunda meydana gelen davranış değişiklikleri ve bozukluklar, obezite dahil bağımlılığa benzeyen beyin değişimlerinin sorumlusudurlar.” Öyle ki çocuklar, gıdaların market raflarında yetiştiğini zannetmektedir.
Bebek, mamaya nasıl alıştırılır?
Günümüzde daha çocukluktan itibaren aşırı yemek seçme sendromu görülüyor. Yanlış terbiye ve davranışlarla çocuklar sağlıklı beslenmekten uzak bir şekilde büyümektedir. Böyle sendromlara karşı tedbirler alınabilir. Evvela anne sütünün iyi ve doğal bir besin olduğu kabullenilmelidir. Hazır mamaların içeriğinin hala tartışıldığı bu ürünlerden uzak durulmalıdır. Yıllar sonra insanlar üzerinde ne gibi etkileri olacağı hala belirsizdir.
Anne sütünün yetmediği durumlarda ebeveynler, taş değirmenlerde çekilmiş, genleri ile oynanmamış un ve nişasta kullanmalıdır. Anadolunun bazı yerlerinde hala kurulan pazarlarda doğal ürünleri bulabilirsiniz. Taş değirmenlerinin ev robotu gibi ev tipi olanlarını da icat edilmesini isterdim. Herkesin kendi evinde taş değirmende ununu çekmesi güzel olurdu. Anne sütünden sonra en sağlıklı sütün, keçi sütü olduğu bilinmelidir.
Yeni doğmuş bebeğin, hurmanın içinin ezilip mercimek kadar bir parçayı bebeğin damağına koymak ve daha sonra bir damla zemzem damlatmak, bebeğin yutma refleksini geliştirecektir. Eskiden bebek 40 günlük iken evde pişen yemeklerden parmağın ucu ile bebeğin damağına değdirilirdi. Maksat bebeğin damağı bu tatları tanısın. Zamanla bebek bu tatları tanır ve sever. Üç çocuğuma da aynen bu uygulamayı hiç aksatmadan yaptım. Mümkün olduğunca bebekler, erken yaşta sağlıklı gıdalar ile tanıştırılmalı ve bu alışkanlığı ilerleyen yaşlarda devam ettirmelidir. Zaten bebek, anne ve babanın genlerini taşıdığı için binlerce yıllık yiyecek kodlarını kendi bünyesinde barındırmaktadır.
Mamanın Yaşı ve Yedirme Şekli
Bebeğiniz oturmaya başladığında yavaş yavaş mamaya geçebilirsiniz. Bunun için oturma yastıklarından faydalanabilirsiniz. Mama yapmaktan korkmayın. Mamaları küçük porsiyonlarda verin, bebeğin yumruğu kadar. Eğer yeni tanıştığı ek gıdayı istifra edip dışarı çıkardıysa, telaşlanmayın. Midesi bu gıdaya hazır değildir. Küçük oğlum kardeşlerine göre daha iştahlı olduğu için mamaya daha erken başladı. Karnı güzel doyan çocuk ağlamaz ve siz de onu susturmak için telaşa kapılmazsınız.
Mesela tarhana çorbasının içine köy ekmeği içini doğrar, ezer ve yumuşak uçlu küçük bir kaşıkla yedirebilirsiniz. Ya da ıspanak yemeğini bulgurlu ve ya pirinçli yaparak, içine süt koyar biraz ekmek içi ile ezer ve mama olarak verebilirsiniz. Mevsim yiyecekleri her zaman tercihiniz olsun. Bebeğinizi, tuz ve şekere oldukça geç alıştırın. Mutlaka mamaların tadına önce siz bakınız. Lezzetli olmayan bir mamayı kimse yemek istemez.

About Unknown

Hi there! I am Hung Duy and I am a true enthusiast in the areas of SEO and web design. In my personal life I spend time on photography, mountain climbing, snorkeling and dirt bike riding.
«
Next
Sonraki Kayıt
»
Previous
Önceki Kayıt

Hiç yorum yok:

Leave a Reply