Game of Thrones 6. Sezon: Jon Snow iyi ki öldü diyeceksiniz

"İçindeki çocuğu öldür ve bir adam olmasına izin ver Jon Snow." Üstad Aemon(Targaryen)'un ölmeden önce Jon Snow'la son konuşmasında söylediği sözler boşuna değildi. Nasıl mı?

Geçtiğimiz sezonun "Kill the Boy" adlı Beşinci Bölümünde hem Daenerys Targaryen hem de Jon Snow ciddi bir sınavdan geçtiler. Adil olmak, hükmedebilmek, kurallara yönetici olarak uymak gibi etik çerçevenin içinde mi kalacaklardı yoksa dışına çıkıp istikrarsızlık mı sergilyeceklerdi? Dikkatlice incelenirse serinin ilk kitabının ilk povlarından beri Daenerys ile Jon'un hikâyelerinn birbirine paralel gittiğini göreceksiniz zaten. Kitaplarda bu, satır aralarında keşfedilmeyi beklese de dizide zaman zaman aynı bölümlerde işlenmek suretiyle görünür hale getiriliyor. Sıradaki yazıda bunu da incelemeye çalıştık(Daenerys ile Jon Snow'un Paralel Hikâyesi)

Biz şimdi gelelim Jon Snow'un ölümünün ardından yaşanması muhtemel senaryolara. Üstad Aemon geçen sezonun beşinci bölümünde Kill the Boy derken ciddiydi, her zaman olduğu gibi. İçindeki çocuğu öldürmezse asla büyüyemeyecek bir Jon Snow vardı çünkü. Seyirci sezonun ortasında bu repliği duyduğunda sezon finalinde Jon'un öleceğini nereden bilebilirdi ki! Ancak bir yıl boyunca üzülseniz de olanları gördüğünüzde Jon Snow iyi ki öldü diyeceksiniz! Zira Jon'a dair bir gün gerçekleşmesini istediğiniz ne kadar güzel ve heyecanlı gelişme varsa hepsi bu ölüm sayesinde gerçek olabilecek. Henüz 6. kitap çıkmadığı için bu dediklerim varsayımdan ibaret elbette.

HBO'nun Game of Thrones'un 6.sezonu için paylaştığı ilk posterde siyahlar ve kanlar içinde "gözleri görünmeyen" bir Jon Snow bulunuyor. Öte yandan setten sızan fotoğraflarda arkadan görünen ama saçından ve fiziğinden Kit Harington olduğu anlaşılan birinin Starkların savaş kıyafetleri içinde olduğunu görüyoruz. Yapımcıların, yönetmenin ve oyuncunun ısrarla söylediği şeyse Jon Snow'un kesinlikle öldüğü. Elbette Jon Snow öldü. Daenerys Targaryen de ateşlerin içine girmişti zaten. Kimse Daenerys'in ateşlerin içine girmediğini söylemiyor ki, yanmadan çıktığını söylüyor. Kimse Beric Dondarrion'un ölmediğini iddia etmiyor ki, Thoros of Myr tarafından diriltildiğini söylüyor. Dolayısıyla Jon Snow da pekâlâ ölmüş olabilir. Bu yeniden dirilmeyeceği anlamına gelmiyor. Kaldı ki teoriler doğruysa Jon Snow'un Azor Ahai olabilmesi için ölüp dirilmesi gerekiyor. Teorilerin doğru olup olmadığını bilemiyoruz, adı üzerinde; teori.

Jon'un sadece Azor Ahai ihtimali için ölüp dirilmesi değil; Gece Nöbetçileri Yemini'nden azat olabilmesi için de ölmesi gerekiyor. Çünkü bir Gece Nöbetçisinin nöbeti ancak öldüğü zaman cenaze töreninde söylenen 've nöbeti sona erdi' dizeleriyle bitiyor.

Ölüp yeminlerinden azat olduktan sonra muhtemelen Melisandre'nin aracılığıyla yeniden dirilen Jon'un yeni hali hikâyenin ne işine yarar peki?

Kitaptan Spoiler: Robb Stark'ın Jon Snow Mektubu

Bu noktada Kılıçların Fırtınası'na dönelim. Robb ve Catelyn çadırın içinde fikir alışverişi yapıyorlar. Okuyanlar bu önemli sahneyi mutlaka hatırlayacaktır, zira üzerinden koca koca kitaplar ve sezonlar geçmesine rağmen ben de unutamadım.

Robb ve Catelyn'in üzerine konuştuğu konu Robb'a bir sonraki savaşta bir şey olması durumunda Kuzey'in geleceğinin ne olacağı. Catelyn böyle bir ihtimali düşünmek istemezken Robb, Sansa'nın Lannisterlar elinde esir olduğunu ve Kuzey'i Sansa'ya vermenin Tyrion Lannister'a vermek olduğunu söylüyor. Öte yandan Bran ve Rickon ölü ve Arya, babasının tutuklandığı günden beri bir daha hiç görülmedi. Robb tüm bunları sıraladıktan sonra geriye mantıklı tek bir seçeneğin kaldığını söylüyor: Jon Snow'u meşrulaştırmak!

Robb Stark o dönem tüm Kuzeyli lordların kabulüyle Kuzey Kralı olarak ilan edilmiş durumda ve bir Kral olarak gayrı meşru çocukları meşrulaştırabilme yetkisine sahip. Kitabı okumadıysanız bile Catelyn'in buna karşı çıktığını tahmin etmekte zorlanmamışsınızdır. Öne sürdüğü gerekçe ise Jon'un artık hiçbir haneye bağlı kalamayacağı bir yemin etmesi. Evet, Gece Gözcüleri birçok şeyden feragat ettiği gibi herhangi bir haneye bağlı olmayacağına dair de yemin ediyor. Ancak Robb Nöbet'e vereceği bir bölük adama karşılık Jon'un yeminlerinden azat edilmesine ses çıkarılmayacağından emin. Üstelik mevzubahis olan Kuzey'in geleceği olduğu için Kuzeyliler de bunu kabul edecek. Robb'un her detayı bu denli düşünmüş olması Catelyn'in dikkatinden kaçmıyor ve karşı çıksa bile sahne oğlundan aldığı şu cevapla sonlanıyor:

"İstememe gerek yok. Ben Kral'ım."

Robb'un herhangi bir pov'u olmadığı için planladığı şekilde, Jon'u meşrulaştırıp kendisine bir şey olması durumunda onu Kuzey Kralı olarak ilan ettiğini söyleyen bir mektup yazıp yazmadığını, bu mektubu Bozcu Gözcüsü'ne ve Ayı Adası'na gönderip göndermediğini bilmiyoruz. Zira o cephede olan bitenler Catelyn povlarında anlatılmıştı hep. Robb o gece çadırda annesinin desteğini alamadığı halde planını uygulamaya koydu mu, o mektubu yazıp gönderdi mi, bunu bilemiyoruz. Yaptıysa bile annesinde bundan bahsetmediği kesin.

Peki böyle bir şeyin olabileceğine ihtimal veriyor musunuz? Bence ihtimal vermenin ötesinde buna inanın. Zira Westeros tarihinde bu olayın örnekleri mevcut. İşgalcinin İsyanı'nda tüm Targaryenlerin katledilmesi ve Viserys ile Daenerys'in kaçması üzerine ülkeyi yönetecek bir Targaryen kalmamış gibi görünmektedir, bir kişi hariç: Sur Üstadı Aemon. Aemon, Gece Nöbetçileri'ne katılmadan önce bir Targaryen. İsyan sırasında yeminli bir Sur Üstadı olarak iç savaşa dair yorum bile yapmadı. Ancak Sur'a gelen haber olağanüstü bir durum olduğu için kendisinin yeminlerinden azat edilerek Demir Taht'a oturabileceği yönünde. Bizim deyişimizle devletin bekası için bu, uygun görülüyor. Ancak Aemon yemin bozan olmamak için görevinden ayrılmıyor ve taht Gaspçıya kalıyor.

Robb, muhtemelen bu olayı baz alarak Kuzeyli Lordların Winterfell'in ve Kuzey'in başsız kalmaması için Jon'un meşrulaştırılmasına ve Gece Nöbeti Yemini'nden arındırılarak başa geçirilmesine olumlu bakacaklarını düşündü. Zira Bran, Rickon ve Arya'nın varlığı artık bir muamma ve Jon, Sansa'dan büyük. Eğer Jon bir Stark olmazsa Kuzey Sansa'ya ve kocası Tyrion Lannister'a kalacak. Kuzey'in Lannisterlara kalmasındansa Jon'un yüz kere yemin bozan olması tercih edilir Kuzeyliler tarafından. Şimdiyse denklemde Ramsay Bolton bulunuyor ki denklemin sonucu aynı kapıya çıkmakta: Lannisterlar. Kuzeylilerin her halükarda denklemin diğer ucundaki Jon'u seçmesi iki saniyelerini alacaktır.

George r r Martin, Jon'u yemin bozan yapmamanın da bir yolunu bulmuş gibi görünüyor. Jon, kendi kendine kralcılık oynayan Stannis'in Kışyarı Lordu olma teklifini reddedip yeminine sadık kaldı. Stannis'in ipiyle kuyuya inmeyerek akıllıca bir iş yapmış oldu. Zira kendisini bekleyen istikbal çok daha parlak görünüyor. Şimdi cenaze töreninde nöbetiyle birlikte yeminleri de sona ermiş olacak. Yeniden dirildiğinde Gece Nöbetçisi olarak değil Jon olarak hayatbulması onu Azor Ahai olmaya bir adım daha yaklaştırırken muhtemel bir Robb Stark mektubunun ortaya çıkması halinde yeminlerini düşünmek zorunda kalmayacak. Serinin ilk kitabının ilk sayfalarında imkânsız gibi görünen ne varsa bir ölümle gerçekleşiyor. Asoiaf evreninde ölüm bazen bir son değil; gördüğünüz üzere, Jon gibiler için daha iyi bir başlangıç bile olabilir. Evet, Lord Kumandan Jon Snow öldü. Özellikle Lord Kumandan ve Snow unvanları için bunu iddia edebiliriz.