» » » Neden Blok Açıyorum

"Bir türlü bitiremediğim blog ve blog yazarlığı konulu e kitabımda da eklemek istediğim bir bölümü paylaşıyorum. E kitap belki de hiç bitmeyecek. Bu sıralar nedense  yazmak istemiyorum."

Klasik bir akşam vakti… Hatta akşamı bir hayli vakit geçti. Saat, ağır adımlarla geceye doğru ilerliyor. Bazen zamanın durduğu hissine kapılıyorum. Zaman boyutunu kendi haline bırakıyorum. Daha doğrusu zaman boyutunda avare bir serseri gibi geziniyorum. Nasıl olsa geçmiyor, yine bir yerlere yakıldı saatin ibresi...

Soğuyan kahve bana zamanın ilerlediğini hatırlatıyor. Ah şu fizik ve termodinamik kanunları, diyorum kendi kendime... E posta kutumu açıyorum. Spam e postalar klasörü dolmuş taşmış yine diye, kendi kendime söyleniyorum... Fakat tam bu sırada yağmur sesi beni kendine çekiyor. Balkonun kapısını açıp dışarıya bakmak istiyorum. Ben daha yağmur taneleri ile aynı rezonansta buluşan ruhumu sohbete bırakamadan bir bakıyorum yağmur kesiliyor... Bu kadar kısa sürede biten yağmurlara hâlâ alışamadım. Şöyle günlerce yağmurlu geçen günleri özlüyor insan. Artık biz insanlar ne evrenin ne de dünyanın bir parçasıyız... Bu aidiyetimizin azaldığını hissediyorum.

Klasik bir akşam vakti işte… Hatta vakit akşamı bir hayli geçti. Blog gezginliği yapmak için en güzel zaman aralığındayım. Önceleri sessiz sedasız kişisel blogları okurdum. Artık blog gezgini olmanın vakti geldi. Evrenle, kendimizle; bilincimizin asıl hali ile olan ilgisizlik kişisel bloglara uğramıyor. Hani “çok gezen mi, çok okuyan mı daha bilgilidir?” diye sorulur ya bazen, blog dünyasında gezmek insanın bilincine doğru bir yolculuk olsa gerek. Bazen kendi kendime sözlenip duruyorum: acaba çok mu abartıyorum, diyorum.

Blog gezgini olmanın en güzel tarafı rengârenk blog yazarları ile tanışmak olsa gerek. Düşünce dünyama yeni cümleler yeni paragraflar eklendiğini görüyorum. Sürekli o alanı güncel bırakmak için harcanan çaba asla boşa gitmeyecek.

Düşünüyorum, eski zamanlarda yaşadığımı. Çok eski zamanlar yazının herkesçe bilinmediği, tabletlere tutulan kayıtları yazmak kadar okumak hatta korumanın bile zor olduğu zamanlara uzanıyor hayallerim. Bilgi çağında bizim elektronik tabletlerimiz aslında çok ilkel kalıyor, binlerce yıl önceki topraktan yapılma akrabalarının yanında.

Okumak ve ufkumuzu geniş tutmak için daha çok kişisel bloglara ihtiyacımız var. İnanıyorum ki okuyan ve zihnini ve hayal gücünü tutucu fikirlerden koruyan herkes yaşamını mutlu sürecek ve mutlu olarak bitirecektir…

Hadi bakalım. Yeni yeni bloglar keşfedin. Sessiz kalmayın…



About Unknown

Hi there! I am Hung Duy and I am a true enthusiast in the areas of SEO and web design. In my personal life I spend time on photography, mountain climbing, snorkeling and dirt bike riding.
«
Next
Sonraki Kayıt
»
Previous
Önceki Kayıt

Hiç yorum yok:

Leave a Reply